Bilindiği üzere 644 Sayılı Çevre ve Şehircilik Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile verilen yetki kapsamında Tabiat Varlıklarından olan mağaraların tespit ve tescil işlemleri Bakanlığımız (Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü) tarafından yürütülmektedir. Aynı KHK'nın 13. Maddesi 1. Fıkrasının (e) bendinde "Tabiat varlıkları ve doğal sit alanları ile özel çevre koruma bölgelerine ilişkin olarak; hâlihazır haritaları aldırmak, gerekli görülen projeleri yapmak, yaptırmak ve onaylamak, her türlü araştırma ve inceleme yapmak, yaptırmak, izlemek, eğitim ve bilinçlendirme çalışmaları yürütmek …." hükmüyle sorumluluğumuz altındaki tabiat varlıklarına ilişkin görev ve yetkilerimiz tanımlanmıştır.
Bu yetkiler çerçevesinde, Bakanlığımızca (Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü) mağaraların araştırılması ve tanıtımının sağlanması amacıyla, "Türkiye'nin Doğal Mağaralarının Araştırılması ve Fotoğraflanması Projesi" araştırma-geliştirme projesi olarak hazırlanmış olup; 08.06.2017 tarihli ve 2994 sayılı Bakanlık Makamı Oluru ile projenin İstanbul Üniversitesi ile imzalanan protokol kapsamında yürütülmesi uygun görülmüştür. Söz konusu protokol kapsamında, içerisinde İlimizde bulunan Gürcüoluk Mağarasının yer aldığı listede bulunan 50 (elli) adet doğal mağaranın fotoğraflanması ve jeolojik özelliklerinin tanımlanması için gerekli çalışmalar, İstanbul Üniversitesi Mühendislik Fakültesi tarafından yürütülmüştür.
Bakanlığımız, bu çalışmayla Türkiye'deki mağaraları mercek altına alarak jeolojik ve ekolojik özelliklerini ortaya çıkarmıştır. Türkiye'de, çeşitli statüler altında korunan ve henüz koruma statüsü ile tescil edilmemiş mağaralar bulunuyor. Bakanlık tarafından bu mağaraların her birinin tabiat varlığı olarak tescil edilmesi ve koruma altına alınması çalışmalarına devam ediliyor. Bu kapsamda farklı projeler yürüten Bakanlığımız tarafından geçen yıl tamamlanan ve yukarıda bahsi geçen "Türkiye'nin Doğal Mağaralarının Araştırılması ve Fotoğraflanması Projesi"yle 50 doğal mağara incelendi. Bu çalışmayla mağaraların oluşumundan görsel değerine kadar birçok özelliği tek tek ortaya çıkarıldı. Çalışma sonucunda, Kırklareli'deki Yenesu Mağarası'nda binlerce yıl içerisinde oluşmuş "damlataş havuzları" gibi görsel ve jeolojik açıdan kıymetli oluşumlar tespit edildi.
Ayrıca projeyle Isparta'daki Kuz Mağarası'nda da Türkiye'de çok dar bir alanda yaşayabilen ve soyu tükenme tehdidi altındaki bir sürüngen cinsi olan "Likya Semenderi" bulundu. Bakanlığımızca yürütülen bir başka araştırma projesiyle de Mersin'deki Delikli Mağarası'nda Dünya Doğayı Koruma Birliği (IUCN) kriterlerine göre "hassas" olarak sınıflandırılmış "Nalburunlu Yarasa (Rhinolophus mehelyi), Uzunayaklı Yarasa (Myotis capaccinii)" ile Türkiye'de sadece Akdeniz bölgesinde gözlenebilen "Mısır Meyve Yarasası'nın (Rousettus aegyptiacus)" aralarında bulunduğu 9 farklı yarasa türü başta olmak üzere nadir ve hassas canlı türleri tespit edildi. Araştırmalardan elde edilen sonuçlarla, jeolojik ve ekolojik özellikleri tanımlanan mağaralar tabiat varlığı olarak tescil edilecek ve koruma altına alınacak. Bunun yanı sıra mağaraların yapısı ve sahip olduğu doğal değerlerin durumuna göre koruma kullanma dengesi çerçevesinde, sürdürülebilir kalkınmaya katkı sağlayıp sağlayamayacağı hususu da değerlendirildi.
Ayrıca tüm bu çalışmalar yürütülürken mağaraların korunması kuralı benimsenirken, yapılan çalışmalar mağaranın doğal yapısına zarar vermeyecek şekilde yürütüldü. Bakanlığımız, tamamladığı projeler kapsamında elde edilen sonuçları ve fotoğrafları bir yayınla derleyecek.
Ali ÖZCAN
Çevre ve Şehircilik İl Müdürü